22 Kasım 2009 Pazar

Gelecek yazılar...

Yaklaşık 2 saat önce Yağmuru ve yeni arkadaşlarımızı gardan uğurladık. Tatlı bir yorgunluk ve acısı tekrar kavuşmalarla çıkarılacak bir hüzün var içimde. İki gündür de yazacak aslında çok şey topladım ancak fırsat olmadı ve şu anda da yazamayacak kadar yorgunum. (şaka maka dün bizi deli dürttü 5 saat falan uyuduk). Şimdi yazmazsam unuturum, yazarsam kendimi ifade edemem ve büyük ihtimalle okunmayı güçleştirecek bir sürü hata içerecektir (şimdi bile 1 yazıp 5 siliyorum...). O yüzden en azından gelecek yazıların başlıklarını şuraya not düşeyim ki (çünkü not defterimi kaybettim, evet hıhı, böyledir) Oturduğumda "bişey yazcaktım ama ne?" halleri olmasın.

* üfffffffffff unuttum (ikmysei harflerinden bir küfür yapın işte onu üfffffffffffffff ile yer değiştirin)! Bütün günlerim artık bir rüya gibi (pembe ve güzel olanlarından değil de sabah kalkıp parça parça hatırlayıp asıl önemli kısımlarını unuttuklarınızdan)! Hatırlayınca yazıcam!

* aha bi tane hatırladım: Kadın-Erkek ilişkilerinde erkekler (hatırlatıcı olsun diye anlamsız oldu)
* Eski günlere ağıt...
* İçten sarılmanın önemi...
* Dikkat Anarşist Düşebilir...

İçinde bulunduğum durumu şu şarkının sözleri (ki özellikle nakaratı) çok iyi özetliyor (Teşekkürler Irmak)


Bu geceki tiyatro da çok güzeldi: Dikkat Anarşist Düşebilir. (hakkında daha detaylı bir yazı yazılacak)

Ve son teşekkür de başta Yağmur, Efe ve Efemin ev arkadaşları Ali ile Emre olmak üzere, Ebru'ya, Seda'ya ve Işıl'a gidiyor. Tanıştığımıza gerçekten çok mutlu oldum.



Not: Bu yazı çok dağınık oldu ama bunları yavaş yavaş açıklayacağım. Kendinize dikkat edin, C vitaminli meyveler falan yiyin ya da maydanoz işte ne isterseniz.





Hiç yorum yok:

Yorum Gönder